Akşehir Gezilecek Yerler ve Bilmeniz Gereken Her Şey
Konya denilince akla gelen Nasreddin Hoca ile tanınan Akşehir’e geliyorsanız işte sizin için Akşehir Gezilecek Yerler rehberi. Bu yazı sayesinde Nasreddin Hoca’nın doğmuş olduğunu bu ilçeyi yakından tanıyabilir, onun izini taşıyan birçok yere kolayca gidebilirsiniz. Zengin tarihi ve kültürel özellikleri ile Akşehir gelen herkese tahmin edebileceğinizden çok daha fazlasını sunmaktadır.
Akşehir Gezilecek Yerler Denildiğinde İlk Gezilmesi Gereken Nokta: Nasreddin Hoca Türbesi
Nasreddin Hoca Mahallesi’nde yer alan bu türbe içerisinde 1284 yılında vefat eden Nasreddin Hoca bulunmaktadır. Selçuklu Döneminde inşa edilen bu türbe oldukça ziyaret edilen bir yer haline gelmiştir. Osmanlı Döneminde ise türbe içerisine başka yapılarda inşa edilerek buranın gelenler için daha cezbedici olması sağlanmıştır. Günümüzde de ziyaret edebileceğiniz bu türbe, haftanın her günü açıktır.
Türkiye’nin Doğal Harikalarından Biri: Akşehir Gölü
Konya’da yer alan ve Dünya’nın doğal harikalarından biri sayılan bu göl aslında Afyonkarahisar ve Konya illerinin üzerinde yer almaktadır. Emir Dağı ve Sultan Dağları arasında kalan bölgeye giderek ulaşabileceğiniz bu göl bir kapalı havza gölüdür ve suyu tuzlu su değildir. Bu göle akan tatlı su kaynağı bulunmaktadır.
Akşehir Gölü’ne geldiğinizde sizi doğal güzelliğin dışında karşılayacak bir diğer şey ise çevresinde Nasreddin Hoca’nın anısına heykellerin ve daha nice şeyin yer almasıdır.
Geleneksel Akşehir Gezilecek Yerler Turunun Vazgeçilmez Durağı: Akşehir Evleri
İlçenin merkezine geldiğinizde Anadolu’nun sivil mimari örneklerinden biri sizi karşılayacaktır. Akşehir yöresine özgü özellikler gösteren bu geleneksel evler genellikle iki katlı yapıları ve tabanlarındaki ahşap detaylar ile bilinmektedir. Evleri yakından incelediğinizde pencerelerindeki ahşap detaylar da dikkatini çeken önemli noktalardan olacaktır. Akşehir Evleri’nin kendilerine özgü yapıları bu sokaklarda dolaşırken her bir adımda hayran kalmanıza yardımcı olacaktır.
Günümüzde Arkeoloji Müzesi Olarak Kullanılan Taş Medrese
Burası ilçe sınırlarında yer alan tek medrese olarak öne çıkmaktadır. Medrese sınırları içerisinde türbe, mescit, imaret ve çeşme yer alan bir külliyenin parçasıdır. Külliye’den günümüze ulaşan üç yapı; medrese, türbe ve mescit olmuştur. Bu medrese, 1250 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı İkinci Keykubat’ın dönemin de inşa edilmiştir. Günümüzde ise bu tarihi ve dini yapıları ziyaret ederken 1965 yılından müze olarak dönüştürüldüğünü de görebileceksiniz. Buraya geldiğinizde ilçede ve çevresinde yapılan kazılardan çıkarılan eşyaları ve kalıntıları yakından inceleyebilirsiniz. Bu kalıntılar içerisinde Neolotik Dönemden başlayarak 19. Yüzyıla uzanan bir tarihe tanık etmiş birçok eser yer almaktadır.
