Bingöl Gezilecek Yerler

Bingöl Gezilecek Yerler ve Bilmeniz Gereken Her Şey

Bingöl gezilecek yerler arasında Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan güzel ve nadide şehirlerinden bir tanesi. Türkiye’de tatilinizi geçirecek bir rota hala oluşturmadıysanız Bingöl gezilecek yerler listesine göz atabilirsiniz.

Bingöl Gezilecek Yerler: Yüzen Ada

Bingöl’de bulunan Yüzen Ada karaya bağlantısı bulunmayan ve suyun yüzeyinde serbest bir halde bulunan adalardır. Türkiye’de 22 adet bulunan yüzen adalardan üç tanesi de Bingöl’de yer almakta. Bingöl’e bağlı Hazarşah Köyünde bulunan Aksakal Göl mezrasında yer alan bu üç yüzen ada gerçekten de görülmesi gereken bir doğa harikası. Yüzen Adayı bölgede yaşayan insanlar keşfetmiş ilk olarak. Daha sonra ise ünü yayılmaya ve turist çekmeye başlamış. Çok sık rastlanmayan bir tabiat olayına sahip olan Yüzen Ada Bingöl Solhan karayoluna da sadece 4.5 km uzaklıkta yer alıyor.

Bingöl Gezilecek Yerler: Çir Şelalesi

Uzun Dere Köyü’ne de adını veren Çir Şelalesi, Çir adındaki 100 metre yüksekliğe sahip kayalıkların ortasından geçmekte. Muhteşem bir manzaraya sahip olan Çir Şelalesi, su ve kayalıkların eşsiz uyumuyla göz dolduruyor. 50 metre yükseklikten aşağıya dökülen suyun harika görüntüsü karşısında hayran kalacaksınız. Bingöl’e gelirseniz Çir Şelalesi’ni gezilecek yerler listenize mutlaka eklemelisiniz.

Bingöl Gezilecek Yerler: Kral Kızı Kalesi

Bingöl’e bağlı Genç ilçesinde yer alan Kral Kızı Kalesi Diyarbakır çayı ve Konsper Çayı’nın buluştuğu noktada bir tepe üzerine inşa edilmiş. Yöre halkının Keynekler dediği bu yer ne yazık ki günümüzde harabeye dönmüş durumda. Pers Kralı Dano’nun bu kaleyi kızı için yaptırdığı biliniyor. Harabeye dönüşmüş olsa da yine de yörede görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor.

Bingöl Gezilecek Yerler: Vank Kilisesi

Zağ Mağaraları olarak geçen bu kilise, Gökçeli Kuşburnu köy yolunun 5. Kilometresinde yer alıyor. Zağ mağaraları aslında sırtını dağa yaslamış olan doğal kayalıkların ön cephesinde oluşan odacıklardan meydana gelmiş. İnsan eliyle yapılmış olan bu mağaralarda iç mekanlar birbirine bağlantılı ve çok katlı şekilde tasarlanmış. MS. 5. Yüzyılın başlarında, yani Erken Hristiyanlık döneminde inşa edildiği düşünülmekte olan bu mağaralarda en çok dikkat çeken yapı ise Vank Kilisesi. Bu mağaraların yapılma amacı olarak ise Roma İmparatorluğu Dönemi’nde baskı altında olan Hristiyanların gizli bir yerleşim yeri olarak burayı inşa ettikleri düşünülüyor.